2 Mayıs 2008 Cuma

Sözün bittiği yer!



Demokrasi fetişistlerine güzel bir demokrasi ziyafeti verdi AKP. Kuyruğuna basıldığında " demokrasi " diye bağırmaya başlayan AKP'nin sadece kendine Müslüman olduğu gibi yine sadece kendine demokrat olduğunu gördük. Atılan binlerce gaz bombası, panzerler, joplar, tekmeler ve 1 Mayıs Polis bayramı ( Muzaffer İzgü'ye selamlar ) ...

1977 yılında yaşanan olayların adını koymak ilk etapta çok zor olmuştu işçi sınıfı için. Tartışmalar uzun sürmüştü ama bir süre sonra fotoğrafta belirdi: " kontr-gerilla " . Bugün ise önümüzde ki fotoğraf çok açık. " Ayaklar baş olursa kıyamet kopar " diyen başbakanın hükümetinin birinci dereceden sorumlu olduğu bir gün izledik. Provakasyon, güvenlik ve trafik palavralarına sarılarak 166 ülkede kutlanan İşçi Bayramını bir katliama çevirme niyetlerinide gördük. Akşam basın açıklaması yaparken masada duran molotof kokteylerine ilişti gözüm, aynı marka bira şişelerine aynı renkteki bezler kullanılarak hazırlanmış olmaları kimin elinden çıktıklarının bir işaretiydi. Birde mankenlerle teşhir ettikleri maskeler var tabi. Bu kadar mı inandırıcılıktan uzak olur bir teşhir? Kendi hazırladığınız molotof kokyteylleriyle yaptığınız rezaleti meşrulaştırabileceğinizi mi sandınız?

Provakasyon ile uğraşmadan direkt müdahele yoluna başvurdu dün polis. Sabahın altısında DİSK genel merkezi önünde toplanan işçilere panzer ve gaz bombalarıyla günaydın dediler. En iyi savunma saldırıdır taktiğiyle savaşıyorlardı belli ki, " hadi aslanlarım " diye bağıran amirlerinin gazıyla yerde yatan bir kadının başına tekme atabilecek bir vahşilikle savundular Taksim meydanını yine o meydanı inşa eden işçilere karşı hemde!

...

Söyleyecek çok söz var ama benim buna gücüm kalmadı en azından bugün için. Sadece şu türküyü dinleyin, söylenecek her şeyi söylüyor!

Hiç yorum yok: